Date: 31 Temmuz, 2021
Yarı Aktif Radar Güdümlü RIM-7M/P Güdümlü Mermilerinin gelişmiş bir versiyonu olan ve yine Yarı Aktif RF Güdüm teknolojisinin kullanıldığı RIM-162 Geliştirilmiş SeaSparrow [Evolved SeaSparrow Missile/ESSM] Güdümlü Mermilerinin geliştirme ve üretim çalışmaları ise NATO üyesi 12 ülkeden oluşan Konsorsiyum tarafından yürütülmüştür. Konsorsiyum üyesi 10 ülkenin sanayi kuruluşları ESSM’in geliştirme ve üretim süreçlerinde aktif olarak görev almıştır. Türkiye’yi ESSM Konsorsiyumu’nda Roketsan temsil etmektedir. Ana Yükleniciliğini Raytheon firmasının yaptığı Konsorsiyum’a 1995 yılında katılan Roketsan ilk olarak Mühendislik ve Geliştirme Fazı altında Uçuş Sonlandırma Sistemi’ni tasarlayıp üretmiş, Seri Üretim Fazı altında ise füzenin İtki Vektör Kontrol Birimi, Harp Başlığı ve Kontrol Bölümlerine ait çeşitli parçaların üretimine başlamıştır. 1999 yılında Düşük Hızlı Seri Üretim ve 2004 yılında Seri Üretim Fazlarına geçilen proje kapsamında 2.300 civarında füzenin imalatı planlanmıştı.
Millî Savunma Bakanlığı 2016 Yılı Faaliyet Raporu’na göre Türkiye, 27 Aralık 1997 tarihinde imzalanan ESSM Ortak Üretim Mutabakat Muhtırası (MoU) kapsamında 116 adetlik bir ihtiyaç tanımlamış ve 22 Mayıs 2002 tarihinde MSB Teknik Hizmetler Dairesi Başkanlığınca yürütülen Proje altında ilk parti 9 RIM-162B ESSM Güdümlü Mermisi (G/M) Haziran 2008’de teslim edilmiş, ikinci parti 16 ESSM G/M’sinin ise Aralık 2010’a kadar teslimi planlanmıştı. Projenin mali boyutu ve ödemeleri MSB Teknik Hizmetler Dairesi Başkanlığınca yürütülürken teknik boyutu ise DzKK’nca tekip edilmiştir. Bu arada Millî Savunma Bakanlığı 2016 Yılı Faaliyet Raporu’na göre ESSM Ortak Üretim Mutabakat Muhtırası (MoU)’nın geçerlilik süresinin Aralık 2016’ya kadar uzatılması amacıyla hazırlanan 1 Numaralı Değişiklik Metni 2011/1994 sayılı Bakanlar Kurulu kararına istinaden imzalanmıştır.
Türkiye, ESSM Blok-I G/M’sinin geliştirilmiş bir sürümü olan ve Blok-I’den farklı olarak içerisinde hem Yarı Aktif Radar Arayıcı Başlık, hem de X-Bant Aktif Arayıcı Başlık yer alan 10 inç çapında yeni bir güdüm kısmı ve yine 10 inç çapında yeniden paketlenmiş harp başlığı kısmına sahip ESSM Blok-II G/M’sinin geliştirme ve üretim sürecinde de (%2 katılım payına sahip) yer almıştır. ESSM’e at ve unut kabiliyeti kazandıran X-Bant Aktif Arayıcı Başlık kullanımı sayesinde ESSM Blok-II G/M’sinin terminal safhada aydınlatma radarına olan bağımlılığı ortadan kalkmış ve hedefine daha esnek ve geniş bir uçuş zarfı/profili ile angaje olabilmesine imkân tanınmıştır. Bu sayede füzenin azami menzilinin 80km’ye ulaştığı iddia edilmektedir. ESSM Blok-II G/M’sinin geliştirme maliyetinin %40’ı ABD Deniz Kuvvetleri, %60’ı ise ESSM Konsorsiyumuna üye diğer ülkelerce karşılanmıştır. ESSM Blok-II G/M’nin Müşterek Geliştirilmesine yönelik Mutabakat Muhtırası 22 Haziran 2015 tarih ve 2015/7873 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile uygun bulunmuş ve onaylanmıştır. Proje 28 Kasım 2018 tarihi itibarıyla MSB’ndan Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB)’na devredilmiştir. ESSM Blok-II G/M Mutabakat Muhtırası altında Türkiye’nin ihtiyacı 145 adet ESSM Blok-II G/M’si olarak tanımlanmış olup bu kapsamda ilk parti 8 adet ESSM Blok-II G/M 2019 yazında Türk Deniz Kuvvetlerine teslim edilmiştir. RIM-162 ESSM Blok-II G/M’lerinin envanterdeki BARBAROS veya GABYA Sınıfı Fırkateynlere entegre edilip edilmediğine dair teyitli bilgi bulunmamaktadır. Mevcut Mk41 VLS’lerde quad-pack özellikli Mk-25 Mod 0 kanisteri yer alırken ESSM Blok-II G/M’leri için Mk-25 Mod 1 kanisterine ihtiyaç duyulmaktadır. Ayrıca ESSM Blok-II entegrasyonu için gemideki SYS’nde de bir dizi yazılım ağırlıklı değişiklik yapılması gerektiğini değerlendirmekteyim. Ancak, halihazırda milli imkanlarla geliştirilmekte olan MDAS ve EDAS Milli Dikine Atış Sistemleri ile HİSAR-0+/HİSAR-RF ve G-40/G-60 Füze Projeleri nedeniyle ESSM Blok-II G/M tedarikinin MoU’nda tanımlanan 145 adetlik ihtiyacın altında gerçekleşmesi beklenmektedir.
27 Aralık 1997 tarihinde imzalanan ESSM Ortak Üretim Mutabakat Muhtırası (MOU)’nda %2 katılım payına sahip olan Türkiye, Program altında ilk aşamada BARBAROS Sınıfı Fırkateynlerini (Track IIA ve Track IIB) ESSM G/M ile donatmayı planlanmıştı. Ancak, daha sonra BARBAROS Sınıfı Fırkateynlerin yanı sıra, GABYA Sınıfı dört firkateynin de ESSM G/M atabilecek şekilde modernize edilmesi kararlaştırılmış ve 30 Temmuz 2007 tarihinde ABD$143.3 Milyon değerindeki FMS sözleşmesi imzalanmıştır.
Bu kapsamda ABD Savunma Bakanlığı’na bağlı Savunma Güvenliği İş birliği Ajansı [DSCA], Türkiye’ye Yabancı Askeri Satışlar [FMS] kanalından 6 adet Mk41 Dikine Atış Sistemi [VLS] Temel Model [Baseline] VIII Taktik Modülü ile 2 set Mk41 iyileştirme kitinin satış onayının alınması maksadıyla ABD Kongresi’ne 4 Nisan 2008 tarihinde bir bilgilendirme mektubu göndermiştir. 30 günlük yasal bekleme süresi zarfında herhangi bir itiraz gelmemesi üzerine satış onayı otomatik olarak alınmıştır. Sözleşme altında satın alınan 8 hücreli, quad-pack özellikli Mk41 VLS sistemlerinden 4 adedi GENESİS Projesi kapsamında Savaş Yönetim Sistemi (SYS) ve SMART-S Mk-2 3BAR modernizasyonuna tabi tutulan GABYA Sınıfı fırkateynlere, 2 adedi de BARBAROS [MEKO 200 Track IIA] Fırkateynlerine yerleştirilmiştir. 2 adet iyileştirme kiti ise MEKO 2000 Track IIB Fırkateynlerindeki (TCG SalihReis ve TCG KemalReis) 16 hücreli Temel Model IV Taktik Modüllerin (RIM-7P SeaSparrow Füzeleri ile donatılmışlardı) Temel Model VII konfigürasyonuna yükseltilmesinde kullanılmıştır. Mk41 VLS ESSM G/M kabiliyeti ilk olarak Track IIB Fırkateynlerine kazandırılmıştır. 8 hücreye sahip Mk41 lançerleri Quad-Pack özelliği sayesinde 32 adet ESSM G/M’si taşıyabilmektedir. Bu çerçevede Track-IIA ve GABYA Sınıfında 32 adet, Track IIB’lerde ise 64 adede kadar RIM-162B ESSM G/M’si taşınabilmektedir. Ancak gerek envanterdeki RIM-162B sayısı gerekse ağırlık kaygısı nedeniyle Track IIB’lerde hem RIM-7M/P, hem de RIM-612B G/M’lerinin karma şekilde kullanıldığı değerlendirilmektedir.
Proje altında ayrıca RIM-162B Geliştirilmiş SeaSparrow [ESSM] Güdümlü Mermilerinin kullanımına yönelik olarak ilgili gemilerin atış kontrol sistemlerinde bir dizi modifikasyon gerçekleştirilmiştir. Yarı Aktif Radar Güdümlü RIM-162B ESSM G/M’sinin hedef aydınlatma ve güdüm işlemleri gemilerde [Track IIA Fırkateynlerinde 1 adet, Track IIB’lerde ise 2 adet] bulunan STIR 1.8 Atış Kontrol/Aydınlatma Radarı vasıtasıyla yapılmaktadır. Bu çerçevede radarlara ESSM G/M’sinin terminal aşamasında ihtiyaç duyduğu RF aydınlatmayı sağlayan Mk-73 Sürekli Dalga Aydınlatma [CWI] Vericisi [Transmitter] takılmıştır. GABYA Sınıfı Fırkateynlerde ise RIM-162B’nin etkin kullanımı için 4 gemide yer alan Mk92 STIR Atış Kontrol Sistemi Şubat 2009 tarihinde imzalanan FMS kontratı altında Lockheed Martin firmasından sağlanan kitlerle Gölcük Tersanesi Komutanlığındaki Anten Overhol Atölyesi’nde modernize edilmiş ve eski nesil Sürekli Dalga Aydınlatıcı [CWI] vericisi, yeni nesil Katı Hal CWI Vericisi ile değiştirilmiştir. Böylece sadece 76/62mm top ve SM-1 destekleme kabiliyetine sahip mevcut Mk92 Mod 2 Sistemi, hem SM-1/SM-2, hem de ESSM destekleme kabiliyetine sahip Mod 12 seviyesine çıkarılmıştı. Ancak, DzKK için sipariş edilen çözümde 5kW yerine 3.5kW gücündeki Katı Hal CWI Vericisi [SSCWI] tercih edilmiştir.
Türk Deniz Kuvvetleri tarafından kullanılan HAW (Homing All the Way/Tüm Uçuş Boyunca Güdüm) güdüm tekniğine sahip SeaSparrow Sisteminin NATO literatüründeki kodu Mk-57 NATO SeaSparrow Surface Missile System (NSSMS)olarak geçmektedir. YAVUZ Sınıfı Fırkateynlerde (Track I) ve Track IIA Fırkateynlerinde tek STIR’li Mk-57 Mod-0, Track IIB’lerde ise iki STIR’li Mk-57 Mod-I kullanılmaktaydı. HAW güdüm yönteminde hedef, angajmanın başından sonuna dek (füzenin fırlatılışından hedefe vuruş/imha anına kadar sadece tek bir angajmana imkân tanır) CWI (Continuous Wave Illumination/Sürekli Dalga Aydınlatma) Güdüm Prensibi ile aydınlatılmaktadır. HAW-CWI Güdüm Prensibinin kullanıldığı SeaSparrow G/M, STIR radarının sinyallerini takip ederek hedefini vurduğundan STIR radarı hedef vuruluncaya kadar onu takip etmek zorunda. Bu nedenle eğer gemide 1 STIR Atış Kontrol/Aydınlatma Radarı varsa aynı anda ancak 1 hava hedefine angaje olunabilmekte, iki STIR varsa 2 ayrı hava hedefine angaje olunabilmekte. SeaSparrow’un selefi olan Geliştirilmiş SeaSparrow (ESSM) Güdümlü Mermileri ise her ne kadar HAW-CWI güdüm sistemi kabiliyetli ve Mk-57 sistemi ile uyumlu olarak üretiliyor olsalar da aynı zamanda S/X-Bant veri bağının yanı sıra füzenin sadece terminal safhasında aydınlatılan hedefe kilitlenmesine imkan tanıyan MCG CWI (Yarı Yol Güdüm Sürekli Dalga Aydınlatma) ve MCG ICWI (Midcourse Guidance Interrupted Continuous Wave Illumination/ Yarı Yol Güdüm Kesintili Sürekli Dalga Aydınlatma) güdüm prensibine de sahiptirler. NATO üyesi ülkelerin Deniz Kuvvetleri envanterinden yer alan gemilerdeki güdüm, sensör ve lançer konfigürasyonuna bağlı olarak RIM-162 ESSM G/M’sinin 4 farklı versiyonu üretilmektedir: RIM-162A (S/X-Bant veri bağı ve Mk41 VLS), RIM-162B (Mk41 VLS), RIM-162C (Mk48 VLS) ve RIM-162D (Mk29 lançeri). Kanada Parlamentosu Bütçe Komisyonu tarafından 2017 yılında hazırlanan bir rapora göre Kanada Deniz Kuvvetleri hizmetindeki Iroquois Sınıfı Destroyerlerde kullanmak üzere tedarik edilen her bir RIM-162 ESSM G/M’si için yaklaşık 2 Milyon Kanada Doları ödenmiştir, RIM-162 Blok-I ESSM G/M’sinin ABD Deniz Kuvvetleri’ne maliyeti ise 2018 rakamıyla ABD$1.768 Milyon olarak hesaplanmıştır.
Toplam uzunluğu 3.7m, çapı 20.3cm [8 inç harp başlığı ve güdüm bölümünün yer aldığı burun kısmı] ve 25.4cm [kontrol ve tahrik bölümlerinin yer aldığı arka kısım], ağırlığı 295kg ve hızı Mach 4+ olan ESSM G/M, 39kg ağırlığındaki Mk140 harp başlığı ile 50km+ menzile ulaşabilmektedir. RIM-162 ESSM G/M’sinin azami menzile ve etkinliğe ancak AEGIS radarı ve çift yönlü S-Bant veri bağı veya APAR AESA radarı ve X-Bant tek yönlü veri bağı ile desteklenen MCG CWI/MCG ICWI tekniği ile ulaşabildiği değerlendirilmektedir. ESSM G/M’sinin halihazırda Türk Deniz Kuvvetleri BARBAROS ve GABYA Sınıfı Fırkateynlerinde kullanılan HAW-CWI Güdüm Prensibi ile azami 26km [14nm RIM-7P SeaSparrow Güdümlü Mermisinde olduğu gibi] menzile kadar etkin bir şekilde kullanılabileceği hesaplanmaktadır. DzKK hizmetindeki gemilerde yer alan S-Bant SMART-S Mk2 3 Boyutlu Arama Radarı (3BAR) atış öncesinde hedefin son konum bilgisini gemideki SYS’ne ilettiğinden füze hedefin son konum bilgisine/koordinatına doğru fırlatılmakta ve dahili sayısal oto pilot/ataletsel seyrüsefer sistemi (IMU) vasıtasıyla hedefin son konum bilgisine göre uçuş yapmaktadır. DzKK envanterindeki RIM-162B ESSM G/M’sinin selefi RIM-7M/P SeaSparrow’a kıyasla başlıca avantajları (halihazırdaki etkili kullanım menzili açısından aynı olsalar da); quad-pack özelliği sayesinde aynı hücreye/kanistere 1 yerine 4 merminin alınabilmesi ve SeaSparrow G/M’sinde olduğu gibi merminin hazır olması için 180sn’lik ön bekleme (warm-up) süresine ihtiyaç duyulmaması olarak verilmektedir.
RIM-7M/P SeaSparrow G/M’leri SASS (surface-to-air in surface-to-surface) Modda suüstü hedeflere karşı da kullanılabilmektedir. İcra edilen filli atışlı tatbikatlarda bu kabiliyetin gösterimi ve testine yönelik atışlar da yapılmıştır. RIM-162B ESSM G/M’leri de yine selefleri gibi SASS modunda suüstü angajman kabiliyetine sahiptir. Benzer kabiliyet DzKK envanterindeki SM-1 Blok VIA (RIM-66E5 Blok 6A) G/M’lerinde olsa da icra edilen atışlarda genelde hedefler ıskalanmıştır.
DzKK tarihinde Mk41 VLS’nden ilk SeaSparrow G/M atışı 3 Nisan 2001’de TCG SalihReis Fırkateyninden (Track IIB) tarihinde yapılırken, dönemin Genelkurmay Başkanı ve Kuvvet Komutanlarına izlettirilen ilk SeaSparrow atışı yine TCG SalihReis’den 10 Mart 2010’da dönemin Genelkurmay Başkanı ve Kuvvet Komutanları huzurunda ilk RIM-162B ESSM G/M atışı ise 30 Mayıs 2014 tarihinde yine TCG SalihReis Fırkateyninden gerçekleştirilmiştir. DzKK ayrıca Barbaros Türk Deniz Görev Grubu tarafından Güney Afrika açıklarındaki Denel’e ait Overberg Test Sahası’nda 14-15 Mayıs 2014 arasında icra edilen ve Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bülent BOSTANOĞLU tarafından da izlenen fiili güdümlü mermi ve top atışları sırasında, Beyaz Fırtına 2014 (Mayıs 2014) ve Deniz Yıldızı 2017 (27 Mart – 7 Nisan 2017, 1 Nisan 2017 günü TCG Büyükada RIM-116 Blok-IA/HAS, TCG Fatih RIM-7P, TCG Barbaros ESSM Blok-I ve TCG Gökçeada SM-1 atışı yapmıştır) Tatbikatları sırasında ve ÇAFRAD Faz-I Projesi kapsamında 11 Aralık 2018 tarihinde ÇAFRAD Teknoloji Gösterim Prototipi Kulesi yüklenen TCG Göksu Fırkateyninden RIM-162B ESSM G/M atışları gerçekleştirmiştir. Denel’e ait Overberg Test Sahası’nda icra edilen fiili güdümlü mermi atışları sırasında Deniz Kuvvetleri tarafından ilk defa; yüksek süratli insansız suüstü hedefine karşı atış icra edilmiştir. Ayrıca, bir gemiye güdümlü mermi ve savaş uçağı benzetimi yapan aynı anda üç ayrı hedef uçak ile taarruz senaryosu kurgulanmış ve biri 50ft irtifada olmak üzere, aynı anda farklı sektörlerden yaklaşan üç adet yüksek süratli insansız hava hedefine (biri güdümlü mermi ikisi savaş uçağı rolünde), tek gemi ile kademeli olarak, RIM-66E5 SM-1 Blok VIA ve RIM-162B ESSM Blok-I Güdümlü Mermileri ve PHALANX nokta savunma sistemi kullanılarak angaje olunmuştur. DzKK’nın, o ana kadar icra ettiği en karmaşık ve gerçeğe en yakın senaryolara istinaden gerçekleştirilen 8 adet güdümlü mermi atışında (7’si süratleri 520km/s ile 830km/s arasında değişen hedef uçaklara, 1’i ise süratleri 45km/s ile 60km/s arasında değişen insansız suüstü hedefine karşı) tam isabet sağlanmıştı.
ÇAFRAD Faz-I Projesi kapsamında 11 Aralık 2018 tarihinde TCG Göksu Fırkateyninden Sinop'ta icra edilen RIM-162B Blok-I ESSM Güdümlü Mermi atış testinde TUSAŞ'ın geliştirmiş olduğu yüksek hızlı ŞİMŞEK Hedef Uçağı kullanılmıştır. ŞİMŞEK, Sinop’tan havalandırılmış ve öncelikle ÇAFRAD Sistemi’nde yer alan Çok Fonksiyonlu Radar (ÇFR-1) Sistemi tarafından uzak menzilde tespit ve takip edilmiştir. ÇFR-1 tarafından hassas takibi yapılan ŞİMŞEK Hedef Uçağı için belirlenen bir menzilde çarpışmak üzere güdümlü mermi angajmanı tesis edilmiştir. Tarihe geçen atış testi kapsamında ateşlenen ESSM G/M’sinin uçuş hattı boyunca güdüm ve aydınlatması (HAW-CWI) ÇAFRAD Aydınlatma Radarı (AYR-1) tarafından yapılmış ve ŞİMŞEK Hedef Uçağına o güne kadar icra edilen atışlardakinden daha uzun bir mesafeden vuruş kaydedilmiştir. Bu test sırasında bugüne kadar DzKK atışlarının hiçbirinde sağlanmadığı kadar uzun bir süre aydınlatma işareti sağlanmış (AYR-1 hedef aydınlatması) ve hedefe ilk atışta tam isabet kaydedilmiştir.