Date: 26 Aralık, 2020
Milli Savunma Bakanı (MSB) Hulusi AKAR, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar GÜLER, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit DÜNDAR, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan KÜÇÜKAKYÜZ ve Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan ÖZBAL ile Hava Savunma Komutanlığının kontrol ve yönetiminde, Muharip Hava Kuvvet Komutanlığı ve Birleşik Hava Harekat Merkezi Komutanlığının sevk ve idaresinde icra edilen Kaplan Pençesi 2020/2 Tatbikatını yerinde takip etmek üzere 22 Aralık 2020 günü Aksaz Deniz Üs Komutanlığı’na gitti.
Komutanlıkta Donanma Komutanı Oramiral Ercüment TATLIOĞLU ve diğer yetkililer tarafından karşılanan Bakan AKAR ve TSK Komuta Kademesi, Güney Görev Grup Komutanlığı Üs Savunma Harekat Merkezi’ne geçerek Tatbikata ilişkin brifing aldı.
Daha sonra personele de hitap eden Bakan AKAR, Deniz Kuvvetleri’nin şanlı tarihinden aldığı güçle yapılması gereken ne varsa başarıyla yerine getirdiğini, bundan sonra da yerine getirmeye devam edeceğini ifade etti.
Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK)’nin temel vazifesi olan egemenlik, bağımsızlık, milletinin güvenliğini sağlamak için yapılması gerekenleri kararlılıkla yerine getirdiğini belirten AKAR, Ege, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs’ta tüm sorunlara diyalogla, görüşmeler ve iyi komşuluk ilişkileri çerçevesinde siyasi çözümlerin bulunmasından yana olduklarını vurguladı. Bakan AKAR, şunları söyledi:
“Bununla ilgili yapılması gereken ne varsa yapmak için hazır olduğumuzu söyledik. Dün de bugün de aynı noktadayız. Konuşmalarla, görüşmelerle bu problemlerin çözülebileceğini, bunları çözmek için bize düşen neyse bunlara, diyaloğa hazır olduğumuzu söylüyoruz. Bir tarafta istikşafı görüşmeler diğer tarafta güven artırıcı önlemler çerçevesindeki görüşmeler ayrıca, Cumhurbaşkanımızın, NATO Genel Sekreteri ile mutabık kaldığı ayrıştırma usulleri görüşmelerinde var olduğumuzu, bunlara katılmayı arzu ettiğimizi, bunları görüşebileceğimizi söylüyoruz. Fakat maalesef komşumuz bu konuda son derece yavaş, isteksiz fakat diğer taraftan da bir o kadar özellikle basın yoluyla her türlü gerçek dışı iddialarda, taleplerde bulunmakta, gerçekleri saptırmaya devam etmektedir.”
“Komşumuz ne yapıyor” diye soran Bakan AKAR, “Komşumuz üç ayda 46 NAVTEX, 1 Ekim’den itibaren de Ege ve Doğu Akdeniz’de toplam 22 eğitim sahası ilan etti. Bunlardan sadece ikisini kullandı. Bunların iyi komşuluk ilişkilerinin karşıtı olduğunu da kendilerine bir kez daha hatırlatmak istiyorum” ifadelerini kullandı.
Türkiye ve Yunanistan arasındaki Ege ve Doğu Akdeniz’deki sorunlara işaret eden AKAR, “Bu sorunları bir şekilde Yunanistan’ın çekilip bunun sanki Türkiye ile AB arasında bir sorunmuş gibi göstermeye çalışması gerçeklere tamamen aykırı. Sorun varsa, Türkiye ile Yunanistan arasındaki sorunlardır. Bu problemleri Türkiye-AB olarak göstermeye çalışıyorlar. Bu kesinlikle gerçekleri yansıtmamaktadır, beyhude bir gayrettir” diye konuştu.
Herkesin, dünyanın hiçbir yerinde 6 mil kara suyu, 10 mil hava sahası olmayacağını bildiğini, bunu ABD’lilerin de ifade etmeye başladığını belirten AKAR, şu açıklamalarda bulundu:
“Anlaşma yapılmış, bu anlaşmalara göre 23 adanın silahsızlandırılması, gayri askeri statüde olması gerekirken bunlar silahlandırılıyor. Bunları kabul etmemiz mümkün değil. Oradaki 26 ada silahlandırılmış durumda. Anlaşmaya aykırı. Kim bozuyor anlaşmaları? Bunların bilinmesi lazım. Burada birtakım oldubittiler ile birtakım yerlere varmaya çalışıyorlar. Türkiye’nin hak alaka ve menfaatlerini korumakta, kollamakta azimliyiz, kararlıyız ve buna da muktediriz.”
Bakan AKAR, ABD’nin S-400’lere ilişkin yaptırım kararına yönelik, şu değerlendirmelerde bulundu: “CAATSA’nın hem komşumuz hem de müttefikimiz olan bazılarını sevindirmesini hayretle karşılıyor ve not ediyoruz. Bunun bilinmesi lazım. 1982’lerden itibaren bir hava savunma ihtiyacımız var. Bu ihtiyacımızı karşılamak için çeşitli çalışmalar yapıldı. 90’larda bu çalışmalar yoğunlaştı. Özellikle 2011’de Suriye’deki olaylarla birlikte bu ihtiyacımız arttı. Burada saklı, gizli bir şey yok. Her şey açık. Son derece şeffaf görüşmelerle, konuşmalarla bu tedarik süreci başladı, gerçekleşti. Şu anda muayene ve kontroller yapılmakta. Bizim siyasi, askeri, ekonomik ve teknolojik faktörler çerçevesinde yaptığımız planımız var. Bu plan çerçevesinde faaliyetlerimiz planlandığı şekilde devam etmektedir. Olaylara soğukkanlı şekilde baktığımızda ABD’nin bu aldığı kararın yanlış olduğunu görmesini ve bu karardan bir an önce dönmesini, bu kararın sadece Türkiye’yi değil aynı zamanda NATO ittifakını, aynı zamanda da ABD’nin buradaki birtakım çalışmalarını da olumsuz etkileyeceğini görmelerini bekliyoruz. Bu konuda biz aldığımız karar çerçevesinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz.”
Kara, Deniz ve Hava Kuvvetlerinin katılımıyla, Aksaz bölgesi ile 22 Aralık 2020 tarihinde Akdeniz’in uluslararası suları ve hava sahasında icra edilen Kaplan Pençesi 2020 Tatbikatı, Muharip Hava Kuvvetleri Komutanlığının kontrol ve yönetiminde, fiili uçuşlu ve atışlı olarak gerçekleştirilmektedir. Kaplan Pençesi 2020 müşterek tatbikatı ile, TSK’nin muhtemel bir müşterek harekatta hava sahası kontrol usul ve yöntemleri ile koordinasyon usullerini deneyerek geliştirmek ve yeni taktik ve yöntemlerin uygulanabilirliğini kontrol etmek amaçlanmıştır.
Tatbikatta, 21 uçak, bir helikopter, bir firkateyn, 2 hücumbot, bir yardımcı gemi, İHA’lar ile çeşitli hava savunma sistemleri de görev almıştır. MSB tarafından sosyal medya hesabından Tatbikata ilişkin olarak paylaşılan kısa videoda Kaplan Pençesi 2020/2 Tatbikatında yer alan F-16C/D Blok 40/50, F-4E 2020, E-7T HİK, ve CN235 Uçakları ile kalkış yapılan üste konuşlu yüklü durumdaki HARPY Taarruzi İHA Lançeri dikkat çekmiştir. Park alanında kalkış için izin beklerken kadraja giren 4 F-16C/D Blok 40 Uçağından iki tanesinde AGM-65G/G2 IIR Güdümlü Hava Yer Füzesi, bir tanesinin gövde altı harici yük istasyonunda AN/AWW-13 SLAM-ER Data Link Podu, diğerinde ise sağ kanat altında mavi renkte Mk-84 genel maksat bombası, sol kanat altında ise bir SLAM-ER Füzesi yer almıştır. Videoda görülen F-4E 2020 Uçaklarında ise kanat altlarında Popeye Hava Yer Mühimmatı ve AN/ASW-55 Popeye Data Link Podu taşınmaktaydı. HvKK bu silah yükü ile Tatbikat kapsamında Deniz Kuvvetleri unsurlarına taktik hava desteği (TASMO) görevini icra etmiştir.
Türk Hava Kuvvetleri için 2002’de iki bataryada toplam 108 Harpy Taarruzi İHA tedarik edilmişti. Azami menzili 1.000km, havada kalış süresi 5 saat ve LoS kontrol menzili 150km (röle ile 5 kata kadar artırılabilir) olan Harpy, 2-18GHz bantlarında RF enerji yayan düşman hava savunma radarlarının bastırılmasında veya imha edilmesinde kullanılmaktadır. PX-139 tipi patlayıcı ve 7.000 çelik bilyeden oluşan harp başlığı ile hedefini parça tesiri ile imha eden Harpy Taarruzi İHA Sistemi artık raf ömrünün sonlarına yaklaşmaktadır. Harpy önümüzdeki dönemde yerli ve milli tasarım KARGI Taarruzi İHA ile değiştirilecektir.
F-16C/D Uçaklarında kullanılmak üzere Türk Hava Kuvvetleri için 30 Mart 2007 tarihinde açıklanan ABD$79.1 Milyon değerindeki kontrat altında Boeing Firmasına 48 adet AGM-84K-1A SLAM-ER Seyir Füzesi ile ABD$13 Milyon bedel ile 10 adet AN/AWW-13 Data Link Podu sipariş edilmişti. AGM-84K-1A SLAM-ER 280km menzile sahiptir.
F-4E Uçaklarının modernizasyon programının bir parçası olarak Türk Hava Kuvvetleri’nin envanterine giren Popeye güdümlü füzeleri, uzun menzilli havadan yere füze sistemidir. F-4E 2020 Aviyonik Modernizasyon Programı altında Ekim 1998 tarihinde imzalanan ABD$80 Milyon değerindeki kontrat altında İsrailli Rafael firmasından ilk partide 46 adet Popeye I füzesi tedarik edilmişti. Bildiğim kadarıyla daha sonra 54 füze daha tedarik edilerek füze sayısı 100’e çıkarılmıştı. HvKK ilk Popeye I atış denemesini Anadolu Kartalı Eğitimi 2006/1 kapsamında Konya’da gerçekleştirmiş ve atışta hedefe tam isabet kaydedilmişti. Füzenin uzunluğu 4.83m, ağırlığı ise 1.362kg dır. Elektro-optik [EO] veya IR arayıcı başlık ile donatılabilen Popeye, atıldıktan sonra kendi güdüm sistemi tarafından kontrol edilebilmekte veya ikinci bir uçak tarafından AN/AWS-55 data link podu vasıtasıyla hedefe yönlendirilebilmektedir. Harp başlığı 363kg olup, parça tesirli veya kuvvetli inşa edilmiş yapılara derinlikte etki yapabilecek şekilde kullanılabilmektedir. Popeye 2.5m betona nüfuz edebilen Popeye Füzesinin menzili 100km, AN/ASW-55 Data Link Podunun menzili ise 180km olarak açıklanmıştır Popeye ile 90km menzilden 1m²’lik nokta vurulabilmektedir.
HvKK envanterinde yer alan AGM-65G ve AGM-65G-2 Maverick Füzeleri, havadan yere atılan IIR [Görüntüleyici Kızılötesi] güdümlü füzelerdir. Azami menzili 40km olan AGM-65G/G-2 Maverick Füzesi, HvKK verisine göre 30.000ft irtifadan, 20km’den 1m hassasiyetle hedefini vurabilmektedir. Füze; zırha 6cm, çeliğe 8cm, betona 25cm ve toprağa 2.5m nüfuz edebilmektedir. Ancak Füzede yer alan harp başlığının ağırlığı ve füzenin 1.150km/s (620kn)’lik uçuş sürati göz önünde bulundurulduğunda delme gücünün çok daha fazla olduğunu değerlendirmekteyim. Hedefleme Podu vasıtasıyla pilot tarafından hedefe kilitleme yapılarak fırlatılan füze sahip olduğu güdüm sistemi yardımıyla ısı kaynağına sahip hedefi takip eder ve ona çarptığı anda harp başlığını infilak ettirmek suretiyle hedefini yok eder.
Daha önce 28 Haziran 2013 tarihinde bir basın mensubu olarak takip etme fırsatı bulduğum Pençe Hakiki Mühimmat Atışları kapsamında denizden gelebilecek tehdide karşı havadan gemiye taarruz harekatının denendiği Doğu Akdeniz’deki Deniz Atış Sahası (LTD-13)’nda icra edilen atış sırasında 181’inci Filo Komutanlığı’ndan iki F-16C Uçağından oluşan bir taarruz kolu tarafından DzKK envanterinden çıkarılmış bir gemiye iki IIR güdümlü AGM-65G Maverick füzesi atılmıştı. Atışı AselFLIR-300T donanımlı GÖREN Uçağı ve SNIPER Podu ile donatılmış F-16 Savaşan Şahin Uçağı sayesinde canlı olarak 3’üncü AJÜ’ndeki AKEFK Brifing Salonu’ndaki ekranlardan takip edebilmiştik.