Zeynep CANGIR

SSB Başkanı İsmail DEMİR, ROKETSAN Genel Müdürü Murat İKİNCİ, HAVELSAN Genel Müdürü Mehmet Akif NACAR, ASELSAN Genel Müdürü Haluk GÖRGÜN ve TUSAŞ Genel Müdürü Temel KOTİL, 27 Mayıs 2023 tarihinde CNN Türk Masası programında soruları yanıtladı. Programda, savunma sanayiindeki yeni gelişmeler, yatırımlar, ihracatlar haberleri ve füzelerden İDA’lara, uydulardan, radarlara tüm sistemler kadar masaya yatırıldı.

İlk olarak ROKETSAN Genel Müdürü Murat İKİNCİ’nin söz aldığı programda, Türkiye’nin en uzun menzilli füzesi olması beklenen ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin derin saldırı yeteneğini artıracak olan ROKETSAN'ın kendi öz kaynaklarıyla başlattığı katı yakıtlı TAYFUN füzesiyle ilgili son gelişmeler aktarıldı. ROKETSAN Genel Müdürü Murat İKİNCİ, ROKETSAN'ın %100 kendi AR-GE çalışmalarıyla ortaya çıkardığı bir sistem olduğunu ifade ederek, tehdit unsurlarını çok uzak mesafelerden bertaraf etme yeteneğini ile TSK’nın gücüne güç katacak bir caydırıcı unsur olacağını söyledi. İKİNCİ, “TAYFUN silah sistemi hem mobil olması, her yerden ateşlenebilmesi hem de maliyeti etkin bir çözüm olarak TSK envanterine katılmasıyla Silahlı Kuvvetlerimizin vurucu gücü açısından büyük önem arz etmektedir.” diye konuştu.

ROKETSAN Genel Müdürü Murat İKİNCİ, ilk olarak karadan karaya versiyonu envantere girecek olan TAYFUN’un, istenilen platformlara entegre edilerek gemilerden de atılabileceğine işaret etti. Prof. Dr. İsmail DEMİR, ise noktasal hedef vurma yeteneğine sahip olan TAYFUN’un sapma payının 4-5 metre arasında olduğunu ifade ederek, TAYFUN’un seri üretiminin devam etttiğini ayrıca menzili ve hareket kabiliyetinin de her geçen gün artmaya devam ettiğini söyledi. 

SİPER, Uzun Menzilli Hava Savunma Sisteminin geliştirilme süreci ile ilgili detayların da masaya yatırıldığı programda, ROKETSAN Genel Müdürü Murat İKİNCİ; ROKETSAN, ASELSAN ve TÜBİTAK SAGE’nin iş birliğinin bir ürünü olan, SİPER Hava Savunma Sisteminin, Blok-1 füzesiyle, 100 km’nin üzerinde bir menzile ulaştığını ve bu sistemi sahada kullanma aşamasına geldiklerini açıkladı. İKİNCi ayrıca, TÜBİTAK SAGE ile birlikte geliştirdikleri Blok-2 füzesinin de 150 km’lik bir menzile ulaşacağını söyledi.

SSB Başkanı İsmail DEMİR ise SİPER’in kendi içinde tehdit kütüphanesi olacağını ve düşmanın veya muhtemel tehditlerin nasıl davrandığını, belirgin özelliklerini ayırtedebileceklerini söyleyerek şunları kaydetti: "Karşıdakinin elinde ne olduğunu, sadece hava savunma konusunda değil, denizde de karada da düşmanın elindeki bütün sistemleri çok iyi tanımanız gerekiyor ki bu konuda tedbirlerimizi de ona göre geliştiriyoruz.”

SİPER'ın geliştirme sürecinde önemli sorumluluklar üstlenen ASELSAN adına söz alan ASELSAN Genel Müdürü Haluk GÖRGÜN ise, “Bizim ASELSAN’da yaptığımız bir veri bağı sistemimiz var, bu füzenin üzerine yerleştirilen. İki farklı konseptte bunu çalışıyoruz. Füze atıldıktan sonra hedefe son safhada yaklaştığında, üzerindeki arayıcı başlığın marifetiyle tehditle buluşuyor. Diyelim ki burada bir RF başlık var, bu RF başlık, tehdide yaklaştığında ona tanımlanan özellikleri sayesinde ya tam gözünden vurma (hit-to-kill) ya da belli bir mesafede paralanma ve harp başlığını patlatma görevini görüyor. Ancak füze fırlatıldıktan sonra hedefin kendini koruma mekanizmalarını çalıştırması durumunda bu bahsettiğimiz yönlendirmeleri yapabilmek adına bu sefer radarla birlikte veri bağıylarıyla da füzeyi yönlendirebiliyorsunuz.” dedi.

ASELSAN Genel Müdürü Haluk GÖRGÜN, programda GÖKDENİZ Yakın Hava Savunma Sistemi ile ilgili önemli açıklamalarda bulunarak şunları aktardı. "Deniz platformları için gemi üstü üretilen bir yakın hava savunma sistemi (Close-in Weapon System) olan GÖKDENİZ, çift namlusuyla dakikada 1100 atış yapabilmekte. GÖKDENİZ, tetiklendiğinde namlunun ucundan çıkmadan önce 65 mikro saniye içinde nereye gideceği programlanabilir özellikte 35 mm akıllı mühimmata sahip. Sistem; arama radarı, atış kontrol radarı ve elektro-optik keşif gözetleme sistemiyle 2 farklı radar ve 1 elektro-optik sisteme sahip. 35 mm akıllı mühimmatın içinde 400 tane metal parçacık var. Tehdit yaklaştığında aynı noktaya 1100 tane, o 400 adet parçacığı bir anda paralıyorsunuz ve gökyüzünde bir metal bulut oluşturuyorsunuz. 65 mikro saniyede, namlunun ucundan çıkarken mühimmata nereye gideceği söyleniyor ve radar, namlu tetiklendiği anda bile hedefin yeri değişmiş olabilir diye programlamayı son noktada yapıyor. Bu bizim son zamanlardaki en popüler ürünlerimizden bir tanesi. Üç ülkeye ihraç ettik, dört tane ülke de sırada bekliyor. GÖKDENİZ'i Kendİ platformlarımıza da yerleştiriyoruz. 5'inci MİLGEM, DİMDEG, belki DERYA gemimiz de de bu silah sistemi olacak." dedi.

HAVELSAN Genel Müdürü Mehmet Akif NACAR ise BARKAN İnsansız Kara Aracı ile ilgili bilgilendirmelerde bulundu. NACAR üzerinde 7.62 mm’lik otomatik silah kulesi bulunan BARKAN’ın; 360 derece görüş sağlayan kamera ve sensörleri sayesinde lider takip etme ve GPS sinyali kaybolduğu zaman yoldaki işaretlerden yararlanarak eve dönüş gibi görevleri gerçekleştirebileceğini söyledi: "Kendi içerisindeki 3 boyutlu haritasıyla nerede, hangi topografik ortamda olduğunu hangi eğimlerde nasıl sürat alacağını belirliyor. BARKAN'da yapay zekayla derin öğrenme ve bilgisayarlı görü teknikleri kullanılıyor." dedi.

BARKAN’ın, tüm saha testlerinin tamamlandığını ve envantere girmeye hazır olduğunu ifade eden NACAR, Modüler bir araç olarak tasarlanan BARKAN’ın, sürü harekâtı yapabildiğini ve sürü altyapısı sayesinde yaralı taşıma, çevre gözetleme, silah konularak meskûn mahal operasyonlarına katılma gibi amaçlarla da kullanılabildiğini belirtti. NACAR, BARKAN’ın geçen haftalarda 1 km mesafeden başarılı bir atış gerçekleştirerek, ROKETSAN’ın METE füzesini atan ilk İnsansız Kara Aracı (İKA) olduğunu söyledi.

1 Mayıs'da lansman töreni yapılan ve adı ilk kez kamuoyu ile paylaşılan KAAN-Milli Muharip Uçak hakkında soruları yanıtlayan Savunma Sanayii Başkanı İsmail DEMİR, " Türkiye’nin 5'inci nesil yerli savaş uçağı olan KAAN, geçtiğimiz Mart ayında ilk taksisini yapmıştı. Çevresel durumsal farkındalığı son derece yüksek olacak. Onlarca İHA ile haberleşeccek, belki de onları yönetiyor olacak. İnsanlı, insansız, hatta denizdeki sistemlerle de haberleşiyor olacak. KAAN füzyon yapıp üzerindeki komuta kontrol sistemiyle etraftaki diğer unsurlara uçarken görev dağılımı yapabilecek, veri alıp verecek. Diyelim ki bir BARIŞ KARTALI uçağımız bütün hava resmini çıkartacak ve bu resmi KAAN ile paylaşacak.. KAAN, görev dağıtımını yapacak. Bazı görevleri kendisi yapacak, bazı görevleri filonun diğer unsurları yapacak.” dedi.

İlk uçuşunu geçtiğimiz haftalarda yapan ATAK-2 hakkında da açıklamalarda bulunan TUSAŞ Genel Müdürü Temel KOTİL ise, ATAK-2’nin 2025’te Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na teslim edileceğini söyledi. KOTİL; ayrıca T625 GÖKBEY helikopterinin bu yılın haziran ayından itiibaren seri üretime geçeceğinin de müjdesini verdi.